Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Filistin Konferansı’ndaki Açıklamaları
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti Kongre Merkezi’nde düzenlenen “Filistin’in Geleceği Konferansı”nda önemli açıklamalarda bulundu. Konuşmasına, kalbi Kudüs için atan, Filistin davasına destek veren ve “Kudüs ilk kıblemizdir, kırmızı çizgimizdir” diyen tüm vicdan sahibi insanları selamlayarak başladı. İşte Erdoğan’ın konuşmasından öne çıkan bazı noktalar:
İnsanlık Siyonizmin Gerçek Yüzüyle Tanıştı
Gazze’den başlayıp Lübnan’a uzanan İsrail’in soykırım politikaları, insanlığın siyonizmin gerçek yüzüyle yüzleşmesine vesile olmuştur. Bu süreçte, siyonist lobinin küresel güçleri ve uluslararası sistemi nasıl kontrol altında tuttuğunu; ekonomiyi, ticareti, medyayı, sanatın her alanını ve akademik dünyayı nasıl etkilediğini daha iyi anladık. Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK) dahil olmak üzere uluslararası örgütlerin, İsrail’in pervasızlıkları karşısında nasıl büyük bir acze düştüğünü gözlerimizle takip ettik.
Özgürlük ve Demokrasi Rafa Kaldırıldı
Batı’nın yıllardır savunageldiği özgürlük, demokrasi, hukuk, ifade ve basın hürriyeti gibi değerlerin hepsi, bir anda rafa kaldırılmıştır. 360 kilometrekarelik dar bir alana sıkıştırdıkları iki milyon insana her türlü zulmü reva gördüler. Açlık, susuzluk ve ilaçsızlıkla bıraktıkları insanların canlarını bombalarla aldılar.
Devlet Dersem Yanlış Olur
İsrail devleti, 1948 yılında kuruldu. Ancak buna devlet demek yanlış olur. Bu, Filistin halkı için büyük bir felaketti. Kan ve işgal üzerine kurulmuş olan İsrail, 14 Mayıs 1948’den itibaren Şaron Katliamı, Sabra ve Şatilla Katliamı ile Kudüs ve Cenin katliamları gibi birçok kanlı eylemle devam etti. İşgalini sürekli genişleten İsrail, şu an 27 bin kilometrekarelik Filistin topraklarının yaklaşık yüzde 85’ine el koymuş bulunmaktadır.
Cevabını Veren Çıkmadı
Bugün, BM üyesi olup da resmi sınırları hala netleşmemiş tek devlet, adı devlet olan İsrail’dir. Bu gerçeği, 74. BM Genel Kurulu’nda 1947 yılından bu yana İsrail’in değişen haritasını göstererek “İsrail’in sınırları neresidir?” diye tüm dünyaya sorduk. Ancak aradan geçen süre zarfında bu sorunun cevabını veren bir kişi bile çıkmadı. İsrailli yöneticiler, Gazze soykırımıyla birlikte yeni haritalar paylaşmaya devam ettiler. Bununla da kalmayıp, Gazze’yi işgalle yetinmeyeceklerini Lübnan’a saldırarak gösterdiler. Netanyahu’nun kabine üyeleri, asıl hedeflerinin ne olduğunu, gözlerini nereye dikmiş olduklarını ve işgal politikalarını nereye kadar uzatmak istediklerini her yeni açıklamayla gözler önüne serdiler.
Nereye Uzanacağını Biliyoruz
Giderek şımaran ve azgınlaşan İsrail, durdurulmadığı takdirde bu yayılmacılığın nereye varacağını tahmin edebiliyoruz. Ülkemizde yaklaşan tehlikeyi göremeyen bazı kişiler olsa da biz riski görüyor ve her türlü tedbiri alıyoruz.
Temerküz Kampına Dönüştü
İsrail’in vahşi saldırıları sonucunda Gazze, 2. Dünya Savaşı sırasında tanık olduğumuz devasa bir temerküz kampına dönüşmüştür. Gazze’ye, kış mevsiminden önce daha fazla insani yardım ulaştırılması için uluslararası toplum ve İslam dünyası daha fazla çaba göstermelidir.
BM’yi Utanç Girdabından Kim Çekip Alacak?
Lübnan Geçici Görev Gücü’ne yapılan saldırıyla İsrail, başta Güvenlik Konseyi olmak üzere BM’ye alenen meydan okumuştur. Soruyorum: Kendi personelinin hakkını korumayan, kafasında UN yazılı mavi kaskı olan askere uzanan elleri kıramayan BM, Gazze ve Lübnanlılara uzanan kirli elleri nasıl engelleyecek? Her geçen gün itibarı kaybeden BM’yi, içine düştüğü bu utanç girdabından kim kurtaracak?
Aldırma Geç Deyenlerden Olmadık
Türkiye olarak ilk günden itibaren bu soykırım karşısında itirazlarını ve ikazlarını en yüksek sesle dile getiren ülkeyiz. Zulme sessiz kalan ve rıza gösterenlerden asla olmadık. “Adam aldırma da geç” diyenlerden de asla olmadık. Tüm imkânlarımızla Filistinli kardeşlerimizin yanında durduk. İsrail’e karşı somut tedbirler alan tek devletiz.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, trafik kazasında yaralanan ve tedavisi İbni Sina Hastanesi’nde devam eden AK Parti Ankara Gençlik Kolları Başkan Yardımcısı Ayşenur Gök’ü ziyaret etti. Aynı kazada hayatını kaybeden Gençlik Kolları Yönetim Kurulu Üyesi Betül Önderoğlu’nun ailesine de taziye ziyaretinde bulundu.
Şiddet Olayları YİK’te Görüşüldü
Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare Kurulu, Cumhurbaşkanı Erdoğan başkanlığında toplandı. Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, YİK’in ana gündeminin aile kurumunun karşılaştığı tehlikeler, bunları bertaraf etmek için alınması gereken tedbirler ve çözüm yollarının yer aldığını bildirdi. Altun, son günlerde milleti sarsan olumsuz olayların temelinde, gençlerin dijital mecralarla medyadan etkilenmesinin, ailelerle sağlıklı iletişim eksikliğinin ve gençlerin sosyal medyanın etkisiyle ailelerinden hızla kopmaya başlamasının yattığını ifade etti.
Zararlı İçerikler
Toplantıda, suçu teşvik eden ve suça özendiren televizyon programları, diziler ve sosyal medya içeriklerinin aile kurumuna zarar verdiği, mevcut hukuki düzenlemelerin yeterli olmadığı ve yeni adımlar atılması gerektiği vurgulandı. Altun, şu ifadeleri kullandı: “Ailelerin korunması ve güçlendirilmesine ilişkin vizyon belgesinde yer alan, küresel riskler ve demografik dönüşüm karşısında ailenin korunması, ailelerin refah düzeyinin yükseltilmesi, aile odaklı sosyal politika ve hizmetlerin etkinliğinin artırılması, dijitalleşme sürecinde ailenin desteklenmesi ve aileye duyarlı çevre politikaları ile ailelerin afet ve acil durumlara dayanıklılığının artırılması başlıkları ile özetlenen hedeflerin gerçekleştirilmesi için yapılacaklar da toplantıda gündeme geldi.”
